Günlük kişisel bakım alışkanlıklarımız sadece bizi değil, dünyayı da etkiliyor. Kullandığımız sabunlar, şampuanlar, diş macunları ya da kremler… İçerdikleri kimyasallardan ambalajlarına kadar hepsi, doğayla kurduğumuz ilişkiyi yeniden tanımlıyor.
Sürdürülebilir kişisel bakım ise bu alışkanlıkları daha etik, daha doğa dostu ve daha bilinçli bir şekilde yeniden kurgulamanın yolu. Çünkü kendine iyi bakmak, dünyaya da iyi bakmaktan geçiyor.
💧 Mikroplastikler: Birçok cilt bakım ürününde kullanılan sentetik polimerler, yıkandıktan sonra suya karışarak okyanuslara ulaşıyor. Greenpeace’in verilerine göre, denizlerdeki mikroplastiklerin önemli bir kısmı kozmetik ürünlerden kaynaklanıyor [1].
🌿 Zararlı Kimyasallar: Paraben, SLS, SLES, sentetik parfüm ve ftalat gibi maddeler hem cilt bariyerine zarar verebilir hem de doğaya karıştığında su canlılarını tehdit edebilir [2].
🧴 Ambalaj Atıkları: Küresel plastik üretiminin %40’ı ambalaj sektöründe kullanılıyor [3]. Tek kullanımlık plastik ambalajlar doğada yüzlerce yıl kalabiliyor.
İlk adım, ürün etiketlerini dikkatle incelemek. İçeriği kısa, bitkisel bazlı ve zararlı katkı maddelerinden arındırılmış ürünleri tercih edin.
✅ Tercih Edin: Bitki hidrosolleri, doğal yağlar, organik sertifikalı hammaddeler ❌ Kaçının: Parabenler, SLS/SLES, sentetik koku, renklendirici
Cam, metal, kraft ya da geri dönüştürülebilir plastik ambalajlar tercih edilmeli. Minimal ambalajlı ürünler, hem taşıma hem üretim açısından daha az karbon ayak izi bırakır.
Küçük üreticilerle çalışan markalar, tedarik zincirinde daha şeffaf ve doğa dostu olabilir. Yerel ürünler aynı zamanda lojistikte daha az fosil yakıt tüketimi anlamına gelir.
Cilt ve saç için aynı anda kullanılabilen yağlar, çok yönlü sabunlar ya da balmlarla hem sadeleşir, hem de daha az ürün tüketirsiniz.
Boş cam kavanozları saklayarak evde yeniden değerlendirin. Kendi doğal ürünlerinizi yapmayı deneyin. Hem eğlenceli hem de sürdürülebilir!
Sürdürülebilir kişisel bakım, bir sadelik hareketidir. Daha az ürün, daha temiz içerik, daha az atık. Kendi bedenimize ve gezegene daha bilinçli yaklaşmanın küçük ama etkili bir yoludur.
Çünkü sadeleşmek, sadece çekmece düzenlemek değil; yaşamı, alışkanlıkları ve tüketimi sorgulamak demektir.